Yol Şarkılarım – 1 / Kara bulutların ardında, iyi zamanlar bekler…

Hazırlık aşaması uzun süren ve biraz da hayalkırıklığı yaratan Slovenya gezimizden dönüyoruz. Altımızda biraz zorlukla kiraladığımız bir Ford Kuga var. Geziye gitmeden önce Münih’teki birçok firma Alman arabalarını vermeyi reddettiğinden bu arabaylayız. Slovenya hala Doğu Bloku ülkelerinden biri kabul edildiğinden güvensiz sayılıyor ve her arabayı alıp oraya gidemiyorsunuz. Nihayetinde Hertz Ford Kuga’yı “feda” ediyor.

Slovenya beklentileri çok da karşılamıyor, onca Avrupa şehri gördükten sonra Ljubljana pek de yeni bir şey sunmuyor bize. Ben Avrupa otobanlarında ilk kez özel araçla geziyorum, Almanya’da hız sınırı olmayan bölgeler olduğunu orada görüyorum ilk kez. Şeritten kayarsan şerit çizgileri ses çıkarıyor, otobanın her yerinde güncel uyarılar var. Örneğin “kar yağıyor ve hızınızı 120’ye düşürün…” Herkes de bu kurala uyuyor. Üstelik bu güncel uyarılar anında navigasyona da yansıyor. Hayranlıkla seyrediyorum.

Radyo açık ve radyoda Udo Lindenberg’in bir şarkısı çalıyor, “Durch die Schweren Zeiten”, daha o an çok hoşuma gidiyor. Benim internetim yok, arkadaşıma Shazam uygulaması aracılığıyla şarkıyı bulduruyorum ve sözleri daha o andan merak etmeye başlıyorum.

Neden sonra unutuyorum bu şarkıyı, Türkiye’ye dönene kadar. Döndükten sonra fotoğrafları düzenlerken şarkı ekran galerisinde gözüme çarpıyor. Dinleme listeme atıyorum ve sahile yürüyüşe çıkıyorum. Şarkı çalmaya başlıyor, galiba 40-45 dakika durmaksızın dinliyorum. Eve döner dönmez sözlerine bakıyorum.

Umut verici sözleri var, tam da şu an ihtiyacımız olan cinsten. O yüzden şimdi raftan iniyor şarkı sanırım ve aklıma düşüyor. “Kötü zamanlar bekler / biz yeter ki bir arada duralım / güneş yeniden doğacak…”

Ve yine şarkının dediği gibi, “kara bulutların ardında / iyi zamanlar bekler yine…”

Yorum bırakın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.